- soğukkanlılık
- (-ğı)
хладнокро́вие; уравнове́шенность
soğukkanlılıkla — хладнокро́вно
soğukkanlılıkını bırakmak — теря́ть хладнокро́вие
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
soğukkanlılıkla — хладнокро́вно
soğukkanlılıkını bırakmak — теря́ть хладнокро́вие
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
soğukkanlılık — is., ğı Soğukkanlı olma durumu, serinkanlılık Soğukkanlılığımı kaybetmek, terbiyesizlik etmek üzereyim. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
SÜKÛN-İ DEM — Soğukkanlılık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İngiliz siyaseti — is. Soğukkanlılık ve kurnazlıkla bir işi yapma veya yaptırma … Çağatay Osmanlı Sözlük
itidal — is., li, Ar. iˁtidāl 1) Aşırı olmama durumu, ılımlılık, ölçülülük Onun her hissinde itidal vardı. A. Ş. Hisar 2) mec. Soğukkanlılık Birleşik Sözler itidal sahibi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller itidalini kaybetmek itidalini muhafaza etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kanlılık — is., ğı Kanlı olma durumu Birleşik Sözler ağırkanlılık delikanlılık serinkanlılık sıcakkanlılık soğukkanlılık … Çağatay Osmanlı Sözlük
serinkanlılık — is., ğı Serinkanlı olma durumu, soğukkanlılık Ben bütün utanmazlığımı ve serinkanlılığımı ele alarak cevap verdim. B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
birbirine girmek — 1) kavga etmek, dövüşmek Bunun için sabır, sükûnet, soğukkanlılık gerek hâlbuki biz birbirimize giriyoruz. H. R. Gürpınar 2) karışmak 3) iplik vb. dolaşmak, çözülmeyecek duruma gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük